Bakan Soylu: 'Kılıçdaroğlu çok tehlikeli bir oyun oynuyor'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kılıçdaroğlu çok tehlikeli bir oyun oynuyor. Önümüzdeki 4,5 yılı Türkiye'nin huzur içerisinde geçirmemesi için Türkiye'nin geleceğe bakmaması için hep şu ayağının ucuna bakması için Türkiye'ye bir…

Star Güney

Soylu, Pazar ilçe merkezinde parti otobüsü üzerinden vatandaşlara  hitabına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileterek başladı."On yıllardır ülkenin üzerinde kazan kaynatılmaya devam edildiğini  dile getiren soylu, şunları belirtti:"Ne zaman biz hafif bir düzlüğe çıksak ya darbe yapıyorlar ya ekonomik  saldırı yapıyorlar ya bizi IMF ile bağlıyorlar ya anarşi oluşturuyorlar ya  sevdiğimiz adamlara basınları üzerinden hakaret, iftira ediyorlar, ayar vermeye  çalışıyorlar veyahut da kardeşi kardeşe düşürmeye çalışıyorlar. On yıllardır hep  bu kumpas, hep bu tezgah işliyor. Bunu rahmetli Menderes'ten rahmetli Erbakan'a  kadar, Demirel'den Türkeş'e kadar, kim kendi sözlerini dinlemediği zaman olmuşsa  acımasız bir şekilde bu ülkede herkese uyguladılar. Türk-Kürt, Alevi-Sünni,  sağcı-solcu, laik dindar, başı açık, kapalı, buldukları her yerden milletimizi  birbirine düşürmeye çalıştılar. İlk kez 21. asrın başından itibaren hem millet  olarak hem de liderimiz Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında bu ülke ilk kez  bunlara direniyor."Soylu, Türkiye'ye yoksulluk gösterildiğini, hastanelerde insanların  ilaç kuyruklarına muhtaç edildiğini belirterek, şöyle devam etti:"Bize dediler ki 'Siz kimsiniz de bu ülkeyi idare edeceksiniz, sizin  sahibiniz biziz, efendiniz biziz.' Şimdi niye adım adım geziyoruz, biliyor  musunuz? Size teşekkür etmek için adım adım geziyoruz. Çünkü yıllardan beri, 'Siz  iktidar olsanız ne olur?' diye bize söylenenlere, 'Muktedir olamazsınız, iktidar  olsanız da muktedir biziz.' diye söyleyenlere, 17 yıldır Cumhurbaşkanımızın da  liderliğinde bu millet şunu haykırıyor her sandığa gittiğinde, her 50 gramlık oy  pusulasını kullandığında, 'Hem iktidar biziz hem de muktedir biziz.'Son 7 yıldır anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirdiler. Gezi  olaylarından 17-25 Aralık'a kadar, 6-7 Ekim'den o Amerika'nın uşağı olan  Pensilvanya'daki şarlatan hainin yaptığı 15 Temmuz darbesine kadar, 7 Haziran  seçimlerinden sonra hafif HDP biraz toparlandı 12,5-13 puan aldı yaktılar,  yıktılar oraları. Çukur, barikatlar yaptılar, evleri yaktılar, camileri yıktılar,  Siirt Hastanesini 7 kere yaktılar bir gün içerisinde. Yapmadıkları kalmadı. Gezi  olaylarından itibaren bir iş daha yaptılar, baktılar ki Türkiye ayaklarının  üzerinde gidiyor, Irak'ın kuzeyinde devlet kurmak istediler ve Irak'ın kuzeyinde  kuracakları devlete Amerika'dan, Avrupa'dan destek aldılar. Hemşehriniz Tayyip  Erdoğan olmamış olsaydı bu ülkede, adımın Süleyman olduğu kadar eminim ki bu  devlet orada kurulmuş olacaktı ve bu bölgeye bundan sonra bütün ülkelerin  içlerini karıştıracak yepyeni bir adımı atmış olacaklardı."Türkiye'nin, Irak ve İran'la arasının en limoni olduğu dönemde  Erdoğan'ın bütün dünyaya bir mesaj verdiğinin altını çizen Soylu, "Verdiği mesaj  da açıktı. 'Bu coğrafyada bize sormadan kimse oyun kuramaz', notun aslı buydu.  Şimdi bir taraftan terörle, bir taraftan anarşiyle, bir taraftan ekonomik  saldırılarla bizi imtihan etmeye çalışıyorlar." diye konuştu.

"BÜYÜK PROJELERİMİZİN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ TAMAMLADIK"

Soylu, Gezi olaylarında faizin 3,5-4 olduğunu anımsatarak, şu  değerlendirmede bulundu:"Gezi Olayları bitti, faiz 11'e yükseldi. 100 milyar dolarlık  yatırımın önü açılmıştı, IMF'nin Türkiye'den borcu ödenerek gitmesi sağlanmıştı.  'Sen nasıl bunu yaparsın?' diye bütün Türkiye'ye, hepimize neredeyse yapmadıkları  kalmadı. Eğer 31 Mart'ta hangi sebeple olursa olsun, bir zafiyet içerisinde  olursak bilesiniz ki önümüzdeki 4,5 yılda bunlar anamızdan emdiğimiz sütü  burnumuzdan getirirler. Bunu sadece Pazar, Rize, Trabzon için söylüyor değilim,  780 bin kilometrekarenin her santimetrekaresi için, 82 milyon insanımız için bunu  söylüyorum."Türkiye'de 50 yıldan beri ülkenin 4,5 yıl seçim yapmadığı hiçbir dönem  olmadığını dile getiren Soylu, "İlk kez 4,5 yıl seçim olmayan zaman dilimine  doğru gidiyoruz. Türkiye'nin ekonomik olarak sıçraması, büyümesi, zenginleşmesi,  aynı zamanda ikinci büyük bir sıçramayı gerçekleştirebilmesi, milli ve yerli  üretmesi, terörü tasfiye etmesi, kökünü kazıyabilmesi için bu 4,5 yıla  ihtiyacımız var. Geçtiğimiz 7 yıl içerisinde bize bu kadar saldırı yapmalarına  rağmen, büyük projelerimizin büyük bölümünü tamamladık." dedi.Soylu, Türkiye'nin büyük projelerini gerçekleştirmesini istemeyenlerin  Başbakana ültimatom vermeye kalkıştığını belirterek, "Türkiye bütün bu  saldırılara rağmen bunların hepsini yaptı ve gerçekleştirdi. Neyle yaptı, biliyor  musunuz? Sizin 50 gramlık oy pusulanızla yaptı. Amerika'yı, Avrupa'yı neyle dize  getirdi, biliyor musunuz? Türkiye'nin onurlu duruşunu neyle sağladı, biliyor  musunuz? O 50 gramlık oy pusulasıyla sandıkla, reyle, oyla, demokrasiyle beraber  bu milletin iradesiyle sağladı. Yıllardan beri bu milletin üzerine oynuyorlar.  Önümüzde 4,5 yıl var. Bu 4,5 yılda buradan güçlü çıkan bir Türkiye'ye ihtiyaç  var." ifadelerini kullandı.

"ÇOCUKLARIMIZ NİYE ŞEHİT OLUYORLAR KATO'DA?"

Cumhur İttifakı'nın önemli olduğuna işaret eden Soylu, "Cumhur  İttifakı'yla beraber onların saldırılarına çok daha güçlü bir set koyacağız. Hep  birlikte güçlü bir set koyacağız ve göreceksiniz önümüzdeki 4,5 yılda Türkiye  daha güçlü sıçrayacak." dedi.Soylu, elbette eksikleri, hataları bulunduğunu, eksikten yoksunun  sadece Cenabıallah olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:"Eksiğimiz, hatamız elbette var ama Tayyip Erdoğan'ın da kadrolarının  da bir samimiyet eksikliği yoktur. HDP, PKK, FETÖ ile ittifak içerisinde  olanları, bunda beis görmeyenleri, kendi adaylarını desteklemek için PKK'ya oy  çağrısı yapanları görmüyor musunuz? Sonra bana kızıyorlar, niye kızıyorlar, sert  konuşuyormuşum diye. Ne konuşmuşum, ne söyledim yani? Kadın diyecek ki 'Sırtımı  YPG'ye, PKK'ya dayadım', ne yapacağım ben, onun sırtını mı sıvazlayacağım yani?  YPG'ye, PKK'ya dayadıysan şimdi sana sırtını dayayacak dört tane duvar verdik,  ister o duvara daya, ister o duvara daya, ister o duvara daya, ister o duvara...  Hangi duvara dayarsan daya."Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da  teröre yardım, yataklık eden 94 belediyeyi aldıklarını belirten Soylu,  "Belediyeye gelenlere, 'Hadi bakalım buraya gelip çalışabilirsin ama kardeşini  dağa göndereceksin' diyorlardı. Para, erzak, silah gönderiyorlardı, şimdi  Kılıçdaroğlu'nun şemsiyesi altında Türkiye'deki bütün büyük şehirlerde ve illerde  299 tane PKK ve HDP iltisaklı belediye meclis üyelerini ve il genel meclisi  üyelerini belediyeye sokuyorlar." diye konuştu.Soylu, vatandaşlara, "O zaman bizim evlatlarımız niye şehit oluyor?"  sorusunu yönelterek, şöyle devam etti:"Çocuklarımız niye şehit oluyorlar Kato'da? Şehit anneleri, babaları o  cenazelerde vakarlarını, ağırlığını, sorumluluğunu ortaya koyuyor. Baba bize  diyor ki 'Bir evladım daha var, memleketime kurban olsun.' Biz ne söyleyeceğiz o adama? Bize diyorlar ki, 'Siz Doğu ve Güneydoğu'da bu belediyelere el koydunuz ha  terörü tasfiye ettiniz ha biz terörist cenazesine gitmek istiyoruz bize müsaade  etmiyorsunuz ha şimdi biz sizin şehirlerinize nifak, fitne tohumlarını ekelim de  görün.' Kılıçdaroğlu çok tehlikeli bir oyun oynuyor. Önümüzdeki 4,5 yılı  Türkiye'nin huzur içerisinde geçirmemesi için Türkiye'nin geleceğe bakmaması için  hep şu ayağının ucuna bakması için Türkiye'ye bir tuzak hazırlıyor. İYİ Parti de  bunun ortağıdır, Saadet Partisi de bunun ortağıdır, aynen bunu 24 Haziran'da da  böyle gerçekleştirdiler.Ben mi taşıdım 24 Haziran seçimlerinde PKK'yı Meclise? Öyle HDP diye  bir siyasi parti yoktur, PKK'nın siyasi kolu vardır. Onlar milletvekili de  değildir, onlar terörün vekilleridir, o kadar açık ve net. Bu milletin,  milletvekili sıfatı onlara yakışmaz. Onlar Kandil'in, onlar PKK'nın, onlar  terörün kurma robotudur, kurma. Kendi adlarına söyleyecekleri bir tek cümle yok,  karakterleri yoktur, haysiyetleri de yoktur onların. Bu memleketin yıllardır  başına getirdikleri var. Kızıyorlar bize, neymiş? Bunların milletvekilleri  İstanbul'da toplanacaklar, 15 vilayeti gezecekler, en son Diyarbakır'a  gidecekler, sonra orada da da Apo'nun İmralı'dan serbest bırakılması için yürüyüş  yapacaklar. Bende ne dedim, kötü bir şey mi söyledim, 'Ulan sizi yürüten adam  değildir.' dedim.""                                                            TÜRKİYE'NİN 780 BİN KİLOMETREKARESİNDE HUZUR VAR"

Türkiye'nin 17 yıldan beri bir yükselme dönemi içerisinde olduğunun  altını çizen Soylu, "Özellikle 15 Temmuz'dan sonra güvenlik konusunda son  yıllarda yaşamadığı kadar güçlü bir anlayışı ortaya koymaktadır. 3 bin 333  teröristi son iki yılda etkisiz hale getirdik. 3 bin 99 sığınak ve barınak imha  ettik. Bir taraftan koordinasyonumuz en yüksek noktadadır, bir taraftan  teknolojimizi yükseltiyoruz, bir taraftan da PKK'yı, DHKP-C'yi çökertiyoruz, PYD  ve DEAŞ ile mücadele ediyoruz. FETÖ'yü Türkiye'den tasfiye edip dünyanın her  noktasında sıkıştırmaya çalışıyoruz, etkinliklerini ortadan kaldırmaya  çalışıyoruz ve bunların her birini eş zamanlı şekilde yapıyoruz." dedi.

Soylu, 31 Mart seçimlerinin önemine ilişkin de "İçişleri Bakanı  olarak, Doğu ve Güneydoğu'ya sürekli giden bir evladınız olarak söylüyorum, 31  Mart'ta bir zafiyete uğrarsak bilmenizi isterim ki 1 Nisan'da Doğu ve  Güneydoğu'da 6 yaşındaki çocukların ellerine taşları verirler, valileri,  kaymakamları itibarsız hale getirirler, oradaki huzur kalkar. Şu anda 24 saat  Doğu ve Güneydoğu'da huzur var." diye konuştu.

Çocukluğunda büyüklerinden, "Doğu ve Güneydoğu'nun makus talihi  yenilmez" sözlerini çok duyduğunu anımsatan Soylu, şu değerlendirmede bulundu:

"Okul, hastane, yol, havalimanı, iş, güç yok... Şimdi sadece Mardin'e  bu yıl 3 milyon turist geldi. Tunceli'de, Kılıçdaroğlu'nun memleketinde adam bir  kere ağzına gelir de söyler ya 2019'da otellerde yer yok. 24 saat huzur var. Bir anne çocuğunu alıp gece istediği yere, istediği saatte, istediği şekilde  gidebiliyor. Öyle PKK'nın yol kestiği, haraç aldığı, millete mahalle baskısı  kurduğu, milleti sıkıntıya soktuğu bir Türkiye artık yok. Türkiye'nin 780 bin  kilometrekaresinde huzur var, huzur."

Soylu, Pazar ilçe merkezinde parti otobüsü üzerinden vatandaşlara  hitaben yaptığı konuşmada, HDP'yi eleştirdi. Soylu şunları kaydetti:

"Bunlara öyle bir ders vermelisiniz ki... Bakın 24 Haziran'da bunları  Meclise Kılıçdaroğlu taşıdı. İYİ Parti taşıdı, Saadet Partisi taşıdı. Ben  İçişleri Bakanı olarak bütçesinde İçişleri Bakanlığını konuşurken kadın çıktı, ne  dedi biliyor musunuz? Dediği açık. 'Sizin askeriniz işgal askeridir. Polisiniz  işgal polisidir, jandarmanız işgal jandarmasıdır.' Bizim kendi topraklarımızda  bize bunu söyleyebilme cesaretini elde ediyor. Ben lafı söyleyene bakmam, lafı  kim söyletti, ona bakarım. Şimdi yapacaklarını söyleyeyim. Belediye meclislerine  HDP'lileri PKK'lıları koyacaklar. Haraç toplayan adamı belediye meclis üyesi  yapmışlar. Terör örgütüne milislik yapan adamı belediye meclis üyesi yapmışlar.  Terör örgütüne iş adamlarını toplayıp, onlardan para alıp terör örgütüne gönderen  adamı belediye meclisi üyesi yapmışlar. Molotofkokteyli atanı, patlayıcı taşıyanı  her birini belediye meclis üyesi, il genel meclis üyesi yapmışlar. Biz gereğini  yaparız ama bunların cesaretine bakar mısınız? CHP listelerinden, İYİ Parti  listelerinden, Saadet Partisi listelerinden... Yarın ne yapacaklar biliyor  musunuz? Bir sokağa şehit ismi verileceği zaman bir şehidimiz olursa 'Bizim de  Güneydoğu'da şöyle bir adamımız öldürüldü, onun da ismini ver.' diyecekler.  Şehirleri karıştıracaklar. Bunu net olarak söyleyeyim."

Soylu, bunlara çok güzel bir ders verilmesini isteyerek, "Şu 4,5  yılda, Tayyip Erdoğan futbolu biliyor, değil mi? Şu 4,5 yılda Tayyip Erdoğan'ın  ayağına şu topu bir verin de şu Kılıçdaroğlu'nun kalesinin bir 90'ına çaksın, bir  çatalına çaksın." ifadesini kullandı.

"CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK YAKALAMALARINI YAPTIK"

Bakan Soylu, uyuşturucuyla da mücadele ettiklerini vurgulayarak,  şunları söyledi:

"Hiç merak etmeyin. 2017'de 941 kişi ölmüştü. Sayın Cumhurbaşkanımıza  koşa koşa gittik. 'Bunu bitireceksiniz' dedi. Şu anda 491 kişiye düştü 2018  yılında, aralık ayı hariç. Neredeyse yarı yarıya düştü. 57 bin kişiyi kodese  tıktık. Cumhuriyet tarihinin en büyük yakalamalarını şu son 5-6 ay içerisinde  yaptık. Biliyorsunuz uyuşturucudan da parayı kazanan kim? PKK. Oradan da bir  darbe vurduk, belediyelerden de bir darbe vurduk, kaçak sigaradan da bir darbe  vurduk. Şu anda Türkiye'de güvenlik meselesi istim üzerindedir."

Katılımcılara "Pazar ilçesine bekçi geldi mi?" sorusunu yönelten  Soylu, "Daha da gelecek. Tayyip Erdoğan bana dedi ki 'Süleyman, vatandaşımız gece  uyurken eğer bekçinin düdüğünün sesini duymazsa bunun hesabını sana sorarım.'  Yandım ben. Şimdi hırsızlık olayları, evden hırsızlık olayları 2018 yılı  itibariyle yüzde 35 azaldı. Daha da azalacak. Mafya tafya hepsinin hakkından  geliyoruz. Tam istim üzerindeyiz." diye konuştu.

Soylu, vatandaşlardan çok güçlü bir destek beklediklerini dile  getirerek, "Bu desteği vermeye hazır mısınız? Şu 4,5 yıl Türkiye yürümesin, koşar  adımlarla hedeflerine gitsin. Türkiye yerli milli üretsin. Benim ülkemin  insanları 'Acaba yarın iş olacak mı, olmayacak mı?' diye bir endişe yaşamasın.  Artık darbeler, sıkıştırmalar, ekonomik saldırılar ülkemin huzuru içerisinde evet  ortadan kalksın ve yok olsun." dedi.

Soylu, vatandaşlara "31 Mart günü Ahmet Basa'ya çok güçlü bir destek  verecek misiniz?" sorusunu da yönelterek, şöyle devam etti:

"Ben de o zaman Süleyman Soylu kardeşiniz, evladınız olarak hem  İçişleri Bakanı olarak hem de kıymetli Cumhurbaşkanımızın yol arkadaşı bir  evladınız olarak Ahmet Basa'nın emrindeyim. İstimimizi aldık, yolda gidiyoruz.  Çok güzel işler yapılacak, bizim boynumuzu Kandil'in önünde eğik bırakmayın, ne  olursunuz. Bırakmazsınız değil mi? Bizi şu FETÖ şarlatanına güldürmeyin, ne  olursunuz. Güldürmezsiniz değil mi? Ellerimizi hainlerin karşısında bağlamayın."

Soylu, sözlerini Rizelilere seslenerek şöyle tamamladı:

"Bugün bütün dünyanın ümit beklediği bir liderin hemşehrilerisiniz.  Haksızlığa uğrayanların, adaletsizliğe uğrayanların, etrafımızdaki coğrafyada  ateşin içerisinde kalanların el uzatmasını beklediği bir liderin  hemşehrilerisiniz. Sadece burada değil, sorumluluğunuz sadece Pazar ile alakalı  da değildir. Pazar ülkemin her yerinde var. Her yere etkisi var. Akrabalarınızı  tek tek arayarak söyleyeceğiniz bir tek cümle var, 'Aman ha fire vermeyin.' Ne  olursunuz herkese söyleyin. Bu seçim fire seçimi değil, bu seçim ders verme  seçimi değil, bu seçim 4,5 yıl Türkiye'nin gaza basması için Tayyip Erdoğan'a güç  verme seçimi, kuvvet verme seçimi. Allah sizden razı olsun. Allah bizi size  mahcup etmesin."